8 Aralık 2016 Perşembe
Cesur Ve Güzel
Artık Perşembe günleri için yeni über şahane ! bir dizimiz var CESUR ve Güzel
Efendim filmin başrolünde Kıvanç Tatlıtuğ,Tuğba Büyük Üstün Ve FORD oyunuyor.
Adından anlaşılacağı gibi klişe ötesi tırt bir senaryo var karşımızda.Dizi tamamen Erkek izleyiciyi
için Tuğba,kadın izleyici içinse Kıvancı kamera karşısına geçirip,reyting araklama üzerine kurulu.
Tuğbanın gerekli gereksiz uzun dekolte çekimleri kantarın topuzunu kaçırmış ölçüdeyken kıvancın
jean katalogu tadında görüntüleride ondan eksik kalmıyor.Ebide sponsor budukmu masfraflarıda
kotarırız hacı ! mantığıyla,dizideki bisiklet ve kaykay hariç tüm araçlar FORD olunca "ulan reklam
bitsede diziyi seyretsek"ruh haline sokuyor izleyiciyi.Dizi duyduğuma göre çok sayıda körfez
ülkesine satılmış sanırım hedef kitle onlar ben bu dizinin çok uzun soluklu olacağını sanmıyorum.
Yönetmene nasihat; Forda biraz daha rol verin,mesela konuşsunlar artık,başrole bu kadar yakınken bence onlarada bir şans tanınsın.
Bir nasihatte Kıvança;Hollywood yolunaı giderken Bollywood yoluna giriyorsun var sen dön bu işten.
8 Ocak 2016 Cuma
SANAT VURGUNU
Sanat nedir ? TDK ne diyor bakalım.Sanat:Duygu anlatımında kullanılan yöntemlerin tamamı veya bu anlatım sonucunda ortaya çıkan üstün yaratıcılık.
Bilindiği üzere resim ve hususan heykelcilikte pek yol katetmiş değiliz.Bu durum malesef bağzı kesimlerde kompleks halini almış,bunun sonucunda yapılan her çalışmayı alkışlamaya her yapılana eşsiz bir ürün muamelesi yapmaya kadar gitmiştir bu şekilde geri kalmışlığın atlatılacağı düşünülmeye.Kısa boylu bir oğlanın parmak ucunda yükselmesi gibi kendimizi kandırmaya...
Hele birde heykellerimiz var ki bir felaket ama bu güruh onuda çözmüş modern sanat adı altında musluk borusu,boş şişe,kül tablası bir karton parçası yada bir kaç dakikada yaptığına emin olduğum eciş bücüş bir macun kütlesini salonlarda sergiliyorlar ! Beğenmiyenin vay haline ! e kimsede kral çıplak diyemiyor biliyor ki ağzını açarsa linç edilecek."Hmm harika" diye çene sıvazlayıp,içindende "bu ne lan !" deyip sıvışıyor.
Bir gün istiklalde arkadaşı bekliyorum önünde durakladığım bir vitrin var.Gözüm takıldı daha dikkatlice baktım vitrine.Yerde 2mt civarında kesilmiş üst üste duran metal çubuklar vardı."Hmm tadilat yapıyorlar"dedim sonra sağa sola göz gezdirdikçe başka başka parçalar,gözüme çarptı.Burası bir galeriymiş meğer !.Emin olmak için bir adım geri atıp tabelaya baktım bilmem ney".... sanat galerisi" yazıyordu.Anlamaya çalıştım "yok oğlum iyi bak şunu anlatıyor"dedim kendi kendime ama cevap bulamadım.Kendimi bile onun bir sanat olduğuna dair kandıramadım!
Yıllar yıllar evvel hatırlarsınız bir şarkıcının bir tabloyu beğenmediğini söylemesi üzerine gazetelerde köşe yazılarında adeta bir linç kampanyası yapılmıştı.Sen kimsin ! Nasıl beğenmezsin ! diye... Ülke zenginleştikçe bu güruhun iştahı kabarmış.Bir sanat piyasası oluşmuş.Yapan kazanıyor satın alanda satarken kazanıyor,balon piyasanın rantından yararlanıyor bir bakıyorsunuz tablo fiyatları milyon liralara koşuyor ! WİN,WİN ! olayı yani.
Şimdi deselerki sen anlamadın
-Eğer kendini zorlayıp bir anlam yüklemekse,yola fırlatılmış boş kola kutusundan da anlam çıkarırım sana !
Bir soruda beden gelsin sözde sanat camiasına !
Sinema bir sanat değilmi ? Peki nasıl hoyratça eleştirilebiliyor ? Neden her filme oscarlık film gibi davranmıyorsunuz? Çünki rant alanınızda değil ondan...
Sanat ve para aynı tekneye binemez,binmemeli ! işin ruhuna para girdimi oradan sanat da çıkmaz sanatçıda !
Bilindiği üzere resim ve hususan heykelcilikte pek yol katetmiş değiliz.Bu durum malesef bağzı kesimlerde kompleks halini almış,bunun sonucunda yapılan her çalışmayı alkışlamaya her yapılana eşsiz bir ürün muamelesi yapmaya kadar gitmiştir bu şekilde geri kalmışlığın atlatılacağı düşünülmeye.Kısa boylu bir oğlanın parmak ucunda yükselmesi gibi kendimizi kandırmaya...
Hele birde heykellerimiz var ki bir felaket ama bu güruh onuda çözmüş modern sanat adı altında musluk borusu,boş şişe,kül tablası bir karton parçası yada bir kaç dakikada yaptığına emin olduğum eciş bücüş bir macun kütlesini salonlarda sergiliyorlar ! Beğenmiyenin vay haline ! e kimsede kral çıplak diyemiyor biliyor ki ağzını açarsa linç edilecek."Hmm harika" diye çene sıvazlayıp,içindende "bu ne lan !" deyip sıvışıyor.
Bir gün istiklalde arkadaşı bekliyorum önünde durakladığım bir vitrin var.Gözüm takıldı daha dikkatlice baktım vitrine.Yerde 2mt civarında kesilmiş üst üste duran metal çubuklar vardı."Hmm tadilat yapıyorlar"dedim sonra sağa sola göz gezdirdikçe başka başka parçalar,gözüme çarptı.Burası bir galeriymiş meğer !.Emin olmak için bir adım geri atıp tabelaya baktım bilmem ney".... sanat galerisi" yazıyordu.Anlamaya çalıştım "yok oğlum iyi bak şunu anlatıyor"dedim kendi kendime ama cevap bulamadım.Kendimi bile onun bir sanat olduğuna dair kandıramadım!
Yıllar yıllar evvel hatırlarsınız bir şarkıcının bir tabloyu beğenmediğini söylemesi üzerine gazetelerde köşe yazılarında adeta bir linç kampanyası yapılmıştı.Sen kimsin ! Nasıl beğenmezsin ! diye... Ülke zenginleştikçe bu güruhun iştahı kabarmış.Bir sanat piyasası oluşmuş.Yapan kazanıyor satın alanda satarken kazanıyor,balon piyasanın rantından yararlanıyor bir bakıyorsunuz tablo fiyatları milyon liralara koşuyor ! WİN,WİN ! olayı yani.
Şimdi deselerki sen anlamadın
-Eğer kendini zorlayıp bir anlam yüklemekse,yola fırlatılmış boş kola kutusundan da anlam çıkarırım sana !
Bir soruda beden gelsin sözde sanat camiasına !
Sinema bir sanat değilmi ? Peki nasıl hoyratça eleştirilebiliyor ? Neden her filme oscarlık film gibi davranmıyorsunuz? Çünki rant alanınızda değil ondan...
Sanat ve para aynı tekneye binemez,binmemeli ! işin ruhuna para girdimi oradan sanat da çıkmaz sanatçıda !
6 Ocak 2016 Çarşamba
Çalışan Kadın !
Son bir kaç yıldır özellikle aile içi şiddet konusuyla gündeme gelen,çalışan kadın,özgür kadın,bağımsız kadın başlığı altında bağzı kadın tipleri kurgulanıyor,yada kurgulandırılıyor !
Hepside bu sloganı kullanıyor"KENDİ AYAKLARININ ÜZERİNDE DUR !"
İşte bu noktada başlıyor itirazım.Toplumun en küçük bireyi AİLEDİR,AİLE toplumun taşıyıcı kolonudur.AİLEYİ bölmek toplumu bölmektir.
Aile bireylerinden biri "ben" demeye başlarsa orada "biz" biter.
Hesapları şu,kadın çalışsın para kazansın ekonomik özgürlüğünü elde etsin.Ekonomik özgürlük nasıl elde edilir? kendi hesabına para koyarak ! kendi hesabınıza koyduğunuz her kuruş ailenizle paylaşmadığınız ! kuruş anlamına gelir.Ve buda diğer aile bireylerinde "ben" fikrini doğuracak baba hanımdan gizli bir kenarda biriktirecek.çalışan çocuk varsa oda aynı şeyi yapacak.bir süre sonra "bu senin,bu benim, bunun parasını ben verdim vs"itirazlar tartışmalar kaçınılmaz olarak çıkacaktır ki buda AİLE'nin dağılması anlamına gelir.
Evet kadında üretime,iş gücüne katılmalıdır onlara has becerileriyle topluma değer katacaklardır.Ancak bu, değeri paylaşmak için üretmeli,bölmek için değil !
PAYLAŞILAN ŞEYİN KIYMETİ OLUR !
Herkes AİLESİ için çalışmalı,üretmeli.Huzurlu bir yuvadan daha değerli bir yatırımmı var ?
Hepside bu sloganı kullanıyor"KENDİ AYAKLARININ ÜZERİNDE DUR !"
İşte bu noktada başlıyor itirazım.Toplumun en küçük bireyi AİLEDİR,AİLE toplumun taşıyıcı kolonudur.AİLEYİ bölmek toplumu bölmektir.
Aile bireylerinden biri "ben" demeye başlarsa orada "biz" biter.
Hesapları şu,kadın çalışsın para kazansın ekonomik özgürlüğünü elde etsin.Ekonomik özgürlük nasıl elde edilir? kendi hesabına para koyarak ! kendi hesabınıza koyduğunuz her kuruş ailenizle paylaşmadığınız ! kuruş anlamına gelir.Ve buda diğer aile bireylerinde "ben" fikrini doğuracak baba hanımdan gizli bir kenarda biriktirecek.çalışan çocuk varsa oda aynı şeyi yapacak.bir süre sonra "bu senin,bu benim, bunun parasını ben verdim vs"itirazlar tartışmalar kaçınılmaz olarak çıkacaktır ki buda AİLE'nin dağılması anlamına gelir.
Evet kadında üretime,iş gücüne katılmalıdır onlara has becerileriyle topluma değer katacaklardır.Ancak bu, değeri paylaşmak için üretmeli,bölmek için değil !
PAYLAŞILAN ŞEYİN KIYMETİ OLUR !
Herkes AİLESİ için çalışmalı,üretmeli.Huzurlu bir yuvadan daha değerli bir yatırımmı var ?
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)